25 Kasım 2008 Salı

Devamı var, bitmedi aşkımız

Dargın Mıyız albümüyle ilgili anılarım bundan ibaret değil. Hani şarkıda diyor ya "Kalksam duraktan dolmuş gibi / Arka koltukta unutulmuş gibi"

İşte bir gün yine Onurlar'dan çıkmışım, sabahın köründe, o bahsettiğim yokuşu inmeden play tuşuna basmışım ve dolmuşa binmişim. O saatlerde (Sabah 8-8.15 arası) Gültepe - Beşiktaş dolmuşları balık istifi kıvamında olur. Ben de cama yüzümü yapıştıracak şekilde dolmuşa binmişim. Metrocity'nin önünde dolmuş boşalmış, ben de şansıma en arkanın önündeki ikili koltuğun cam kenarına oturmuşum (bahsettiğim yer bi dolmuşta en sevdiğim yerdir. Bir de en arka dörtlü koltuğun en sağını severim. Böyle önünde koltuk arkası olmayanlardan, cam kenarı). Neyse işte ben bi güzel yerime kuruldum, sonra da hemen uykuya daldım. Şehirlerarası otobüslerdeki ayık halimin tersine şehiriçi ulaşımda uyumak en sevdiğim şeydir. Ben uyudukça uyudum.

Gözümü açtığımda bi adam omzumu dürtüyordu. Meğer biz Beşiktaş'a çoktan gelmişiz, hatta Tansaş'ın arkasındaki durakta bi kısım yolcular inmiş, geri kalanı da köprünün altındaki durakta inmişler. Ben ve şoför de dolmuşun eeen son durağına kadar tıngır mıngır gitmişiz. Tabi ben uyuyorum. Bilenler bilir beni uyandırmak öyle kolay şey de değildir hani. Gözümü açtığımda adamcağız "abla arabayı kapatıcam, inmicen mi?" diyordu. Kim bilir kaç kere söyledi bunu.

Üzüldüm bak şimdi.

Hiç yorum yok: